Üretim ve Hizmet Sektöründe 6 Sigma Yaklaşımı
Üretim ve Hizmet Sektöründe 6 Sigma Yaklaşımı
Günümüz dünyasında rekabet giderek artmakta, güçlü firmalar da ürettikleri ürünlerin kalitesiyle ve hizmet anlayışlarıyla farklarını ortaya koymaya çalışmaktadırlar. Kalitenin ve hizmetin önemini kavrayan, bunun bilincinde olan firmalar da kaliteyi geliştirme metotlarıyla başarıyı yakalamaya çalışmaktadırlar.
Bu yöntemleri sadece üst yönetim bazında değil, firmanın bütün departmanlarına yayarak yapmaktadırlar. Zaten kalitesini geliştirmek isteyen bir firma bunu bütün firmaya yaydığı ve tüm çalışanlarının desteğini aldığında tam bir başarı sağlayacaktır. Bu bağlamda firmaların kendilerini iyileştirmeleri için tercih edebilecekleri çeşitli kalite geliştirme yöntemleri vardır. Altı Sigma ve Kalite Yöntemi de bunlardan ikisidir.
Altı Sigmada, problemlere ölçülebilir çözümler getirilmeye çalışılır. Kalite Yönetiminde ise, müşteri ön planda tutulur. Bu doğrultuda, hızlı, yerinde ve zamanında hizmet anlayışıyla, yenilik, üründe çeşitlilik sunulması, müşteriye yakınlık ve çalışanların motive edilmesi gibi değerler esas alınmaktadır. 6 Sigma operasyon yönetiminde ise, üretim sürecini tasarlama ve kontrol etme aşamaları vardır. Kalitenin geliştirilmesi ve bunun operasyon kısmında uygulanması iç içedir, bir bütündür. Dolayısıyla başarı şansını arttırmak için bu iki olgunun beraber yürütülmesi gerekir.
Kalite Yönetiminde Altı Sigma
Altı Sigma’da hedef, beklentileri mükemmel şekilde karşılayacak ürün ve süreçlere ulaşmaktır. Verimsizlik yaratan ve sigma seviyesinin düşmesine neden olan problemler dikkatle incelenir ve en düşük seviyeye indirilmeye çalışılır. Altı Sigma Modeli, maliyetlerde ve hata oranında azalma, verim, pazar payı, müşteri ve çalışanların memnuniyetinde artış, firma kültüründe olumlu değişim gibi konularda firmalara fayda sağlamaktadır.
1960 ile 1980 yılları arasında tüm dünyada Japon fırtınası esmektedir. Tüm dünyadaki üreticilerin aksine, üst düzey yöneticilerini yoğun kalite programlarına tabi tutan Japonlar, artık yıllık kalite planları oluşturmakta ve kalite iyileştirme çalışmalarını proje adı altında yürütmektedirler. Kalite iyileştirme projeleri ile beraber operasyon sürecinde de mükemmelliği hedeflemeleri ise Japonları, batılı rakiplerinden farklı olarak hızla büyümeye ve rekabet dünyasında yer almalarına olanak sağlamıştır.
Toyota’nın başarısının altında yatan önemli unsurlar:
-Her türlü operasyonun içeriği, zamanı gibi çok net ve detaylı olarak ifade edilmesi,
-Her türlü müşteri tedarikçi zincirinin dolaylı değil, doğrudan kurulması,
-Ürün ve hizmet üretim süreçlerinin olabildiğince basit ve dosdoğru olması,
-Her türlü iyileştirmenin bilimsel bir metoda dayandırılması,
-Firmadaki en alt birim dahi, konu uzmanının danışmanlığında bilimsel iyileştirme tekniklerini kullanarak hareket etmesi,
-Sistemlerin uzman bilgisine sahip olan kişiler veya işi yapan kişiler tarafından değil, her ikisinin ortak çalışması ve sürekli iyileştirme mantığı ile geliştirilmesi gibi ana unsurlar Toyota’yı zirveye taşımıştır.
Japon devriminin etkisi altında kalite konusunda yol alan diğer firmalar toplam Kalite Yönetimi uygulamalarına ağırlık vererek, kalitenin sistematik bir şekilde yönetilmesini sağlamışlardır. Bu da firmalara önemli gelirler sağlamaya başlamıştır. Tüm dünyadaki endüstriyel çağın rekabet ortamı yerini bilgi çağı rekabetine bırakmıştı.
İletişimde yaşanan gelişmelere bağlı olarak müşteri beklentileri büyük bir hızla değişmeye, internet yoluyla tüm dünyadaki rakipler bir bilgisayar klavyesi kadar uzakta olmaya başlamıştı. Artık kalite sistemlerinin veya verimlilik hedeflerinin yeterli olması değil mükemmel olmasının gerektiği bir ortam vardı. Müşteri odak noktası haline getirilerek yürütülen projeler önemli bir hale gelmiş ve geleneksel yöntemlere göre çok daha fazla fırsatlar yaratılmasını sağlamıştır. Kalite sistem yaklaşımı ile kalite kontrolün aynı olmadığı, kârlılık ve verimlilik hedeflerinin ürün kalitesinden çok, süreç kalitesine bağlı olduğu böylelikle anlaşılmaya başlandı.
Bugün elektronik lideri olarak bilinen Motorola’nın başarısının temel nedeni Altı Sigma’ya olan bağlılığıdır. 1980’lerde Motorola da piyasayı Japon rakiplerine kaptırmıştı. Altı Sigma’yı uygulamaya koymasından yalnızca iki yıl sonra Motorola, Kalite Ödülü’ne layık görüldü. Motorola, Altı Sigma’yı bir dizi araç olmanın ötesinde iletişim, eğitim, liderlik gibi işi yeni bir biçime sokma yöntemi olarak uygulamıştır.
Altı Sigma’nın Yararları
- Maliyetlerde azalma sağlar
- Üretkenlikte artış sağlar
- Pazar payında artış sağlar
- Müşteri tatmininde artış sağlar
- Hata oranında azalma sağlar
- Ürün ya da hizmet geliştirmede yardımcı olur
6 Sigma firmanızı kalıcı başarıya götürür. Piyasada yer alan birçok şirketin taşıdığı genel kaygı, yenilikleri takip edemeyerek piyasadan silinebilme olasılığıdır. Mevcut büyüme hızını devamlı hale getirmenin ve pazarlardaki payı korumanın tek yolu, sürekli olarak yenilikler getirmek ve yeniden yapılanmaktır.
Altı Sigma’nın Temaları
- Müşteri Odaklılık: Müşteri ihtiyaçları değişken bir yapıya sahiptir. Altı Sigma’da en büyük önem müşteriye odaklanmaktır. Altı Sigma performanslarının ölçümü müşteriyle başlar. 6 Sigmanın sağladığı iyileşmeler, müşteri memnuniyeti ve değeri üzerinde yaptığı etkiyle tanımlanır.
- Verilere ve gerçeklere dayalı yönetim Altı Sigma: “gerçeğe dayalı yönetim” kavramını yeni ve daha güçlü bir konuma taşımaktadır. Bu yaklaşım, iş performansını değerlendirme açısından hangi ölçümlerin önemli konumda olduğunu netleştirmekle işe başlar; sonra da değişkenleri tanımlayarak bu analizleri uygular.
- Sürece odaklanma, yönetim ve iyileştirme: İster ürün ve hizmet tasarımında, ister performans ölçümünde, isterse verimi ve müşteri memnuniyetini arttırırken Altı Sigma, “süreci” başarının birinci aracı olarak görür.
- Proaktif yönetim: Proaktif yönetimin anlamı: İddialı hedefler belirlemek, sorun çözmekle uğraşmak yerine sorunların ortaya çıkmasına meydan vermemek, işlerin yürütülme biçimini sorgulamak gibi. Altı Sigma, eski tepkisel alışkanlıkların yerine dinamik, duyarlı ve proaktif yönetme biçimini yerleştirmek için gerekli araç ve uygulamalardan yararlanır.
- Sınırsız iş birliği çalışanlar: Organizasyon içindeki rollerini daha iyi kavradıkça ve bir sürecin bütün aşamalarındaki etkinliklerin aslında birbirleriyle iç içe geçmiş olduklarını fark edip bunları değerlendirdikçe, Altı Sigma da yeni işbirliği olanakları sunmaya başlar. Altı Sigma için sınırsız işbirliği, hem son kullanıcıların gerçek taleplerini hem de bir süreç ya da üretim zincirindeki iş akışını iyice anlamayı gerektirir. Yani, müşteri ve süreç hakkındaki bilgileri herkesin yararına kullanmayı hedefleyen bir yaklaşım gerektirir. Böylece, Altı Sigma sistemi gerçek bir ekip çalışmasını destekleyecek ortamı ve yönetim yapısını oluşturabilir.
- Mükemmele yöneliş: Başarısızlığa karşı hoşgörü olarak da ifade edebiliriz. Bu iki düşünce birbirini tamamlamaktadır. Hiçbir şirket, yeni düşünceler ve yaklaşımlar üretmeden Altı Sigma’ya yakın bir noktaya ulaşamaz.
- Altı Sigma’yı hedefleyen bir şirket, müşteriye odaklanacaktır ve müşterinin zaman içerisinde değişen isteklerine bağlı olarak şirket de kendini sürekli olarak daha mükemmel olmaya zorlayacaktır.
Operasyon Yönetiminde Altı Sigma
Toplam Kalite Yönetiminde hatanın kökenine inilir, hataya sebep olan etkenler düzeltilir ve tekrar ortaya çıkmaması için gerekli tedbirler alınır. Altı Sigma aslında, sıfır hata stratejisinin ulaşılabilir bir hedef olarak yaşama geçirilebilmesinde yararlanılan bir istatistiksel yönetim düzeneğidir. Altı Sigma, müşteri istekleri doğrultusunda sürekli olarak en kaliteli hizmeti vermek ister.
Altı Sigma Süreci – DMAIC
Define– Tanımla
Measure- Ölç
Analyze- Analiz et
Improve- Geliştir
Control- Kontrol et
– Tanımlama: İstenilen gelişmeler, süreç, uygulama alanı gibi projeden beklenen faydalar tanımlanır. Bir proje için, maliyetlerde tasarruf, müşteri memnuniyeti ve kaliteli üretim önemlidir.
– Ölçme: Bir başlangıç noktası tespit edilmeden yapılan çalışmaların neticelerini değerlendirilemez. Bundan dolayı, hataları veya müşteri şikayetlerini sayarak mevcut durumun şekli ortaya konur.
– Analiz etme: Toplanan veriler analiz edilerek hataya sebep olan nedenler araştırılır.
– Geliştirme: Sorun için kalıcı bir çözüm bulunarak süreç geliştirilir.
– Kontrol etme: Sorun giderildikten sonra doğru prosedürler yazılarak proje kapatılır.
Altı Sigma sürekli iyileşmeyi sağlamak amaçlı, bir dizi müşteri odaklı, veriye dayalı yöntem ve disipline edilmiş süreçlerden oluşmaktadır. Bu açıdan bakıldığında Altı Sigma organizasyonun kendini sürekli yenilemesi için gerekli yetenek ve kültürü yarattığı anlaşılır. Aynı zamanda herkes için bir performans hedefi sağlar. Bir işletmedeki herkesin tek bir noktaya odaklanması ve aynı yönde faaliyet göstermesi başarının en önemli şartlarından biridir.
6 Sigma’nın sürekli bir başarı yaratması, herkes için bir performans hedefi sağlaması, iyileştirme, bilgi alışverişi ve öğrenmeyi arttırması yöntemin yararlarındandır. Altı Sigma’yı uygulayan şirketler milyonlarca hatta milyarlarca dolar tasarruf sağlamış, üretkenlik, verimlilik, kalite ve müşteri tatmininde artışlar yaşamışlardır. Ayrıca Altı Sigma yalnız büyük şirketlerde değil küçük ve orta büyüklükteki işletmelerde de büyük başarılar sağlamaktadır.